nakarat
daha yazılması gerek bin bir türlü şey var, bende bitmemiş ki ilham ancak sizde kalmamış, bir kitap kurdu değilim fakat iki kitap var okuduğum, birisi sağ gözüm öteki sol gözümdür dinleyin ve biraz açıl hadi rakkase, kimse bakmazsa bekle gelecekler kaliten klas,
senin için rakip yok, senin için vakit çok, benim için hakikat yürümek, cemaat gözü pek olmalı, itimat gözle görülecek bir yerde durmalı, ve vakit gelince kapanacak her perde, kış değil ama soğuk durur her çehre, gül hadi gül biraz bak bugünde bitti,
bülbülü koyma kafese bırak gitsin, kül gibi oldu yanan dostluklar, hey gidi be gene eridi şu koca dağlar, arada bir bak lan, arada bir fark var, aradakini anlamak sana kısmet olmaz, sabahlara kadar düşün işin yok, bizi boka çeken ipi kes gerisi gelir, kitap çok ama çare yok , ışık var ama fayda yok gibi görünse bile gene de bir umut vardır elbette, çok yürek inanır onu hiç görmesek te...
nakarat
kıl kurdu gibi görünmekte pek çok kahraman, çok ordu gördüm fakat işi bitmiş tastamam, bol buldun yağı kıçına sür hadi o zaman,
dosdoğru git önünde bekler seni tarlalar, hayatın tozpembe bize de el ver, benim elim yandı dilimden öte boş ver,
kilitli kalmış insanlığa özgürlük ver, savaşa bir son ver, şu gemine yön ver, adam olup dön gel, yada bize yol ver,
burası derin, basınç fazla ve serin, sanki bir tarafım ateş, berim uçurum, gerim kuduz köpek dolu, yerim dar ama gene benim,
döndükçe dilim ve ben oldukça sağ, döndükçe bu dünya ben hep yazacam, ya boş olur yada dolu hisset ve dinle fakat gene de hiç kimseye sormayacağım...
nakarat
kim ne yazdı ki bu güne kadar, kim ne anlatmış ki bugüne kadar, hep yalan, hep dolan, hep içten pazar,
anlayan anlar, anlamayan hep yazar, tembelsen eğer aheste ve hayta, o zaman sen bir hem var hem de yoksun
kendini dolu sanan bir içi boşsun, içi dış, dışı iç ol aç için okunsun, kibir hiç para etmez, hele ki beynin yoksa hiç çekilmez,
herkesin öteki dünyası var, neden herkes bu dünyada hesaplaşır bunu kimse bilmez, sepeti dolu, bol unu olan görür yolun sonunu,
mesele para, ekili tarla, emeğin yoksa hadi toparlan, topu yuvarla, beni hovarda sanma sakın duvarda yazılmayacak adın,
kumarda kayboldu kanın, kitapta yazmasa da adın, mezardaki taşına kazınacak o yarın, bu mesele dosta ihanet edene çok kalın,
ben hiçim rapim hariç, gecelere yaslandık, her bir genç beni dinleyip feyz alsın, herkes hiç kabul eden mum diksin kaleye yarım kalpliler geri çekilsin ...
nakarat
bu çene gene düşmüş yere susmaz, tek pas, hipnoz beni bayıltmaz,
bloklar, kumpas beni şaşırtmaz, gece gündüz karışmaz ve ceza hiç uyumaz...